1 Kasım 2012 Perşembe

Titanic


Geçenlerde dikkatimi çekti kitaplarıma sürekli yenilerini eklememe rağmen bir süredir hiç DVD almamışım. Bende bir önceki kitap siparişimi verirken DVD’lere de baktım. Araya bir tane de film sıkıştırmak istedim. Ama bir süredir filmlerden çok uzak kalmışım sanırım yeni filmlerden hiçbiri DVDsini alacak kadar ilgimi çekemedi.

Sonra D&R’ın ana sayfasında (aldığım zaman ana sayfadaydı) Titanic’in 15. Yıl özel DVD’si çarptı gözüme. Silinmiş sahneler, alternatif son. Hemen siparişime bu DVD’yi de ekledim. 3-4 gün sonra kitaplarımla birlikte geldi Titanic. Günlerdir tüm filmi seyretmesem de DVDye bir göz atsam diyordum ancak bugün fırsatım oldu.

Bütün filmi seyretmedim ama aradan bir kaç sahneye göz attım. Alternatif sonu izledim. Jack ve Rose’u nasıl özlemişim. Çocukluğumun ne kadar önemli bir parçasıymış onlar. Film yapılalı 15 yıl Türkiye de vizyona girmesinin üzerinden 14,5 yıl geçmiş. Demek ki ben 10-10,5 yaşındaymışım. Titanic benim ailemle değil yaşıtlarımla gittiğim ilk film. 15 yıl ne çabuk geçmiş. O zamanki bazı kız arkadaşların "My Heart Will Go On"u söylemeye çalışırken katletmesi dün gibi oysa. Arşive eklemek için daha güzel bir film olamaz.

Bu arada geçen yıllar içince Leonardo DiCaprio nasıl yaşlanmış. Fizik olarak hala fit olabilir ama yüzü kartlaşmış resmen (daha yumuşak bir tabir bulmaya çalıştım ama olmadı). Diğer yandan Kate Winslet onu daha olgun gösteren sarı saçları dışında hala Titanic’deki gibi. O büyüsü hiç değişmemiş yaş aldıkça.

Uzun zamandır görmediğim eski bir arkadaşla karşılaşmış gibi oldum. Mutlu oldum :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder