30 Ocak 2013 Çarşamba

Hastane Macerasının Sonu

Sonunda hastane maceramız bitti. Yani halamın hastanede yattığı o garip sürecin sonu geldi. Aslında geçen perşembe çıktı hastaneden ama o zaman yazmak istemedim. Çünkü ne zaman tamam artık iyi desem, hayat bana lafımı yutturuyor gibiydi. Kanser hala burada ama hastaneye kontroller dışında gidilmeyecek diye umuyorum artık.

Hayat normale dönüyor şimdi. Herkes bir koşturmaca içinde değil. Annem eve vaktinde geliyor ama bu seferde eski normal artık bir garip geliyor. :S

Yeniden kendime bakmaya bile başladım. Bugün gidip saçımı bile kestirdim (ki bilen bilir ben şu saçını kestirmeye kıyamayan tiplerdenim) ama 8 ay olmuş en son kuaföre gittiğim o yüzden vakti gelmiş de geçiyordu. Saçımı kestirdim, fönümü çektirdim aynada kendime bakınca da iyi hissettim. Sürekli evde vakit geçirince insan kendini çok fena bırakıyor çünkü. Öyle makyaj saç delisi bir tip değilim ama benim de ihtiyacım oluyormuş demek ki.

Sırf kuaför olayı da değil, sanırım en çok da kendime vakit ayırdığımdan mutluyum bugün.

21 Ocak 2013 Pazartesi

Hayal

Vaktimin çoğunu hayale kurarak geçiriyorum sanırım. Elf olup Fangorn ormanlarında yürüyorum, orta dünyayı anlatan şarkılar söylüyorum; Hogwarts da öğrenci oluyorum, mezun olup seherbaz oluyorum ya da bazen Diagon yolunda bir yer işletiyorum; bazen gizli ajan olup kötülerle savaşıyorum ama hiç yenilmiyorum yaralansam bile yaralarım mucizevi bir şekilde iyileşiyor; yazar olurum, pastacı oluyorum, kitapçı oluyorum, dansçı oluyorum, dünyayı geziyorum bazen 5-6 dil birden konuşuyorum... Hayallerde yapamayacağım şey yok!

Bir çok değişik hayal kurdum ama kendimi hiç bir evlilik içinde hayal etmedim (yani etmemiştim bir süre öncesine kadar). Ama son yılda çevremde bir çok kişinin evlenmesi, nişanlanması, çoluk çocuğa karışması yetmezmiş gibi birde evdekiler de küçük küçük evlilik lafları etmeye başlayınca bende bir terslik mi var diye düşünüp evlendiğimi hayal etmeye çalıştım.

Sonra garip bir şey oldu. Her hayalimin sonunda evlendiğim kişi öldü bende yeni bir ev içinde sevdiği kişi arkasından yas tutan kişi olarak kaldım. Bir kere de değil kaç kere denedim sonu hep ölüm. Gerçi bir sefer aldatılıp boşandım. Bir şekilde hiç mutlu sona ulaşamadım hayalde.

Bende mi bir terslik var yoksa herkese evlilik fikrinin zorlanması mı yanlış bilemiyorum ama daha önce hayal kurmakta hiç böylesine başarısız olmamıştım.

18 Ocak 2013 Cuma

Halam, Ameliyat, Birand

Halam dün ameliyat oldu ve bu umuluyor ki bu ameliyat son olacak bu süreç kapanmış olacak. Kanser geçmiyor tabi ki ama art arda ameliyatlardan oluşan bu korkunç süreç bitiyor sanki. Ameliyatın tuttup tutmadığı 1 hafta içinde belli olacak bu yüzden nefesimizi tuttuk bekliyoruz.

Geçtiğimiz pazar halam kötüleşmişti sonunda belli oldu ki beyne pıhtı atmış. Hiç bir kalıcı iz kalmadan atlattı ama sonu kalıcı felç de olabilirmiş ama öyle olmadı. sonra ameliyattan bir gün önce bu pıhtıdan dolayı anesteziyi kaldırıp kaldıramayacağı konuşuldu ama sonuçta ameliyat olmasına karar verildi, ameliyatta da neyse ki kötü bir şey olmadı. Halam ameliyatı atlattı.

Mehmet Ali Birand atlatamamış. Halam ile aynı zamanlara denk geldiğinden mi bilemiyorum sarsıldım biraz. Daha bir hafta önceydi haberlerle izlediğim sanki. Hayat dolu, neşeli gülen daha yılbaşında gittiği tatilden bahseden bir adamın ameliyat masasında kalbi durdu. Kısa süreliğine geri gelse de sonuçta kaybedildi.

Benim halam aylardır hastaneye girip çıkıyor. 20 kilo kaybetti. Öyle zayıf, öyle titreyen bir halde ki. Ama o dayanabildi ameliyata. Son zamanlarda halamdan çok kendimi düşünür olmuştum sanki. Bu hastalığın bana yaşattıklarına odaklanır olmuştum ama Birand'ın ölümü halamın durumunun nasıl pamuk ipliğine bağlı olduğunu bu ameliyatı atlatmasının ne kadar büyük birşey olduğunu hatırlattı sanki.

Birand'ın her söylediğine katılmazdım haberlerde söylediklerine sinir olduğum da çok oldu ama ölümüne çok çok üzüldüm.