Yıllarca işe girmekten korkup kaçtıktan sonra, mayısta işe başladım. Bir süre için hiçbir şey korktuğum kadar kötü gitmiyordu. Hiçbir şey iyi de gitmiyordu ama zaten iyi gitmesini hiç beklememiştim. Hala kitap okumaya zamanım oluyordu, hala dışarı çıkabiliyordum. Yüksek lisansa bile başladım hatta.
Sonra Kasım ayı geldi ve işler karıştı. Elime kitap alamaz oldum. Sabah işe giderken uykusuzluktan okuyamayıp uyuyorum, akşam uykusuzluktan okuyamayıp uyuyorum. Sadece fiziksel bir yorgunlukta değil, ruhum yorgun sanki.
Yapılan iş değil en berbat olan, o işi yapabilmek için muhatap olmam gereken insanlar. İş; rutin, sıkıcı ama kötü değil. Kötü olan normal hayatta kendi isteğimle aynı ortamda asla bulunmayacağım insanlarla tekrar tekrar görüşmek zorunda olmak. Damarıma basıldıkça ses çıkartamamak beni öylesine yoruyor ki.
Korktuğum gibi oldu şimdi çalışmak. Kendime hiçbir şeye zaman ayıramaz hale geldim sonunda. Ne zaman kısacık bir tatil bulsam yorganı kafama çekip yataktan hiç çıkmamak istiyorum. Akşamları ruh yorgunluğundan 9 da uykum geliyor. Yatmamak için, 9 da uyuyan o insan olmamak için çalışıyorum ama o saatten sonrada verimli tek bir şey yapamıyorum.
Pazar geceleri uyumaya korkuyorum, çünkü sabah olunca işe gitmem gerekecek :(
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder